Bağımlılık

Bağımlılık, olumsuz sonuçlarına rağmen ödüllendirici uyaranlara zorlayıcı bir şekilde bağlanma ile karakterize karmaşık, çok yönlü bir durumdur. Genellikle her biri kendine özgü özelliklere ve zorluklara sahip çeşitli türlerde sınıflandırılır.

Bağımlılık, bireyin madde kullanımını veya davranışlarını kontrol etme yeteneğini etkileyen, önemli sıkıntı ve bozulmaya yol açan kronik bir beyin hastalığıdır. Genellikle bir özlem, tüketim ve nüks döngüsünü içerir.

Bağımlılık genetik, biyolojik, çevresel ve psikolojik faktörlerin bir kombinasyonundan etkilenir:

  • Genetik Faktörler: Genetik yatkınlık bağımlılığa yatkınlığı artırabilir. Belirli genler, bireylerin maddelere nasıl tepki verdiklerini ve bağımlılık geliştirme olasılıklarını etkileyebilir.

  • Biyolojik Faktörler: Nörobiyolojik mekanizmalar çok önemli bir rol oynamaktadır. Bağımlı bireylerde beyin yapısı ve işlevinde, özellikle ödül, motivasyon ve hafıza ile ilgili alanlarda değişiklikler sıklıkla gözlenmektedir.

  • Çevresel Faktörler: Uyuşturucu veya bağımlılık yapıcı davranışlara maruz kalma, stres, travma ve sosyal etkiler bağımlılığın gelişmesine katkıda bulunabilir.

  • Psikolojik Faktörler: Depresyon, anksiyete ve travma gibi ruh sağlığı bozuklukları bağımlılık riskini artırabilir. Ayrıca, dürtüsellik ve risk alma davranışı gibi kişilik özellikleri de önemli faktörler olabilir.

 

Semptomlar

Bağımlılığın yaygın belirtileri şunlardır:

  • Kompulsif Davranış: Davranışta bulunmak veya maddeyi tüketmek için ısrarlı ve kontrol edilemeyen dürtü.

  • Tolerans: İstenen etkiyi elde etmek için artan miktarlarda madde veya davranışa duyulan ihtiyaç.

  • Yoksunluk: Madde veya davranış azaltıldığında veya durdurulduğunda ortaya çıkan fiziksel veya psikolojik semptomlar.

  • Sorumlulukların İhmali: İş, okul veya evdeki yükümlülüklerin yerine getirilmemesi.

  • Zararına Rağmen Kullanmaya Devam Etme: Olumsuz sonuçlarını bilmesine rağmen davranışa veya tüketime devam etme

 

Bağımlılık Türleri

Bağımlılıklar genel olarak madde bağımlılıkları ve davranışsal bağımlılıklar olarak kategorize edilebilir. Her türün kendine has özellikleri ve tedavi yaklaşımları vardır.

Madde Bağımlılıkları

 Bunlar, beyin fonksiyonlarını ve davranışlarını değiştiren maddelerin kompulsif kullanımını içerir.

  • Alkol Bağımlılığı: Alkol tüketimini kontrol edememe ile karakterize kronik bir rahatsızlıktır. Alkol arzusu, kontrol kaybı, yoksunluk belirtileri ve olumsuz sonuçlara rağmen kullanıma devam etme ile karakterize edilir. Detoksifikasyon, danışmanlık, davranış terapileri ve Adsız Alkolikler (AA) gibi destek grupları ile tedavi basamaklarını içerir.

  • Uyuşturucu Bağımlılığı: Yasadışı uyuşturuculara (örn. kokain, eroin) veya reçeteli ilaçlara (örn. opioidler) bağımlılıktır. İlaca bağlı olarak ek spesifik semptomlarla birlikte alkol bağımlılığına benzer. Detoksifikasyon, ilaç destekli tedavi, danışmanlık ve rehabilitasyon programlarını içeren tedavi planlamaları vardır.

  • Nikotin Bağımlılığı: Tütün ürünlerinden elde edilen nikotine bağımlılıktır. Güçlü istek, sinirlilik ve sağlık risklerine rağmen bırakma zorluğu görülür. Tedavi, nikotin replasman yöntemleri (örn. bantlar, sakızlar) ve davranışsal terapileri içerir.

 

Davranışsal Bağımlılıklar

Bunlar, maddeyle ilgili olmayan davranışlara kompulsif olarak katılmayı içerir.

  • Kumar BağımlılığıGünlük yaşamı bozan kompulsif kumar oynama davranışıdır. Artan bahis, kontrol kaybı, finansal sorunlar ve sorumlulukların ihmali semptomları görülmektedir. Bilişsel-davranışçı terapi (BDT), destek grupları ve finansal danışmanlık ile tedavi süreci yürütülmektedir.

  • İnternet ve Oyun Bağımlılığı: Günlük işlevselliği engelleyen aşırı internet veya video oyunu kullanımıdır. Çevrimiçi etkinliklerle meşgul olma, gerçek hayattaki sorumlulukları ihmal etme ve sosyal etkileşimlerden uzaklaşma süreçleri deneyimlenir. Davranışsal terapiler, aile danışmanlığı ve dijital detoks programları ile tedavi yürütülür.

  • Egzersiz BağımlılığıGünlük yaşamı bozan fiziksel egzersize kompulsif katılımı söz konusudur. Aşırı egzersiz, yaralanma, sorumlulukların ihmali ve sosyal izolasyon mevcuttur. Altta yatan sorunları ele almak için terapi, dengeli egzersiz planları ve destek grupları ile tedavi planlanır

  • Alışveriş BağımlılığıAlışveriş bağımlılığı, kişilerin ihtiyaçlarından fazla ve kontrolsüz bir şekilde alışveriş yapma davranışıdır. İhtiyaç olmadan veya bütçeyi aşarak sık sık alışveriş yapma, gelirin üzerinde harcamalar yapma ve bu nedenle maddi sıkıntılar yaşama, yapılan alışverişleri başkalarından gizleme ya da bu konuda yalan söyleme ile alışveriş yapma eylemini stres, üzüntü veya boşluk hissiyle başa çıkma aracı olarak kullanma söz konusudur. Psikoterapi, destek grupları ve finansal danışmanlık ile kişinin tedavi süreci ele alınmaktadır.

 

Bağımlılık Döngüsü

Bağımlılık döngüsü, bağımlılığı olan bireylerin sıklıkla yaşadığı tekrarlayan bir modeldir. Madde kullanımı veya kompulsif davranış döngüsünü sürdüren ve olumsuz sonuçlara rağmen bağımlılığın devam etmesine yol açan çeşitli aşamaları kapsar. Bu döngüyü anlamak, etkili tedavi stratejileri geliştirmek ve iyileşmeyi desteklemek için çok önemlidir.

Bagimlilik2

 

Bağımlılık Döngüsünün Aşamaları

İlk Kullanım

Bu aşama, bireyin bir maddeyi ilk kez kullandığı veya bir davranışta bulunduğu bağımlılığın başlangıcını işaret eder. İlk kullanım merak, akran baskısı, stresten kurtulma veya diğer faktörler tarafından motive edilebilir.

Temel Özellikler: Zevkli etkiler yaşamak, ödül veya rahatlama hissi ve deneyimin yeniliği.

 

Artan Kullanım/Davranış

Kişi maddeyi kullanmaya veya davranışta bulunmaya devam ettikçe, genellikle sıklığı veya yoğunluğu artırmaya başlar. Tolerans gelişmeye başlayabilir, aynı etkiyi elde etmek için daha fazla madde veya daha sık katılım gerektirebilir.

Temel Özellikler: Artan tüketim, daha sık katılım ve istenen etkileri elde etmek için davranışa veya maddeye artan bir ihtiyaç.

Özlem ve Zorlanma

Kişi madde veya davranış için güçlü bir istek duymaya başlar. Bu istekler kompulsif davranışlara yol açar ve olumsuz sonuçlar karşısında bile kullanma veya meşgul olma dürtüsüne direnmeyi zorlaştırır.

Temel Özellikler: Yoğun özlem veya dürtü, kontrol kaybı ve bağımlılığın diğer faaliyetlere ve sorumluluklara göre önceliklendirilmesi.

Sonuçlar ve İnkar

 Bağımlılık ilerledikçe, birey ilişki sorunları, sağlık sorunları veya yasal sorunlar gibi olumsuz sonuçlarla karşı karşıya kalır. Bu olumsuz sonuçlara rağmen, inkar sıklıkla ortaya çıkar ve kişi davranışlarının etkisini rasyonalize edebilir veya en aza indirebilir.

Temel Özellikler: Olumsuz sonuçların farkındalığı, rasyonalizasyon, inkar ve bağımlılık yapan davranışa devam etme.

Relaps

Nüks, kişi bir süre yoksunluktan sonra maddeye veya davranışa geri döndüğünde ortaya çıkar. Bu durum tetikleyiciler, stres veya başa çıkma stratejilerinin eksikliği nedeniyle meydana gelebilir. Nüks, bağımlılık döngüsünü güçlendirir ve önceki aşamalara geri dönülmesine yol açabilir.

Temel Özellikler: Önceki kullanım modellerine geri dönüş, suçluluk veya utanç duyguları ve tüketim veya davranışta potansiyel artış.

Rehabilitasyon ve İyileşme

Bu aşama, bağımlılık döngüsünü kırmak için yardım aramayı ve tedaviye katılmayı içerir. Rehabilitasyon tıbbi tedavi, terapi, destek grupları ve yaşam tarzı değişikliklerini içerebilir. Başarılı iyileşme, bağımlılığın altında yatan nedenleri ele almayı ve yoksunluğu sürdürmek için stratejiler oluşturmayı amaçlar.

Temel Özellikler: Tedavi programlarına katılım, başa çıkma becerilerinin geliştirilmesi ve iyileşmeye bağlılık.

Bakım ve Nüks Önleme

Tedavi başladıktan sonra, bireyler iyileşmelerini sürdürmeye ve nüksetmeyi önlemeye odaklanırlar. Bu, tetikleyicileri ve stres faktörlerini yönetmek için sürekli destek, izleme ve nüks önleme stratejilerinin kullanılmasını içerir.

Temel Özellikler: Destek gruplarına sürekli katılım, tedavi planlarına bağlılık ve sağlıklı başa çıkma mekanizmalarının geliştirilmesi.

Bağımlılık Döngüsünü Kırmak

Bağımlılık döngüsünü kırmak, döngünün her aşamasını etkili bir şekilde ele almayı içerir:

Erken Müdahale: Bağımlılığın erken tespit edilmesi ve ele alınması, döngü boyunca ilerlemeyi önleyebilir.

Tedavi Stratejileri: Tıbbi, psikolojik ve sosyal destek içeren kapsamlı tedavi çok önemlidir.

Nüksü Önleme: Güçlü başa çıkma mekanizmaları geliştirmek, tetikleyicilerden kaçınmak ve destekleyici bir ağ oluşturmak uzun vadeli iyileşme için gereklidir.

Sürekli Destek: Destek gruplarına, terapiye ve öz bakım uygulamalarına sürekli katılım, ilerlemenin sürdürülmesine ve nüksün önlenmesine yardımcı olabilir.

Bağımlılık döngüsünü anlamak hem bağımlılıkla mücadele eden bireyler hem de onları destekleyenler için hayati önem taşır. Döngünün aşamalarını ve tekrarlayan doğasını tanıyarak, döngüyü kırmak ve kalıcı iyileşmeyi teşvik etmek için etkili stratejiler uygulanabilir. Bağımlılığın üstesinden gelmek ve sağlıklı, dengeli bir yaşam elde etmek için tedavi, destek ve sürekli çabanın bir kombinasyonu esastır.

Bağımlılık Hakkında Yanlış İnanışlar

Bağımlılık karmaşık ve genellikle yanlış anlaşılan bir durumdur. Bağımlılıkla ilgili birçok yanlış kanı devam etmekte, kamuoyunun algısını ve tedavi yaklaşımlarını etkilemektedir. Bu yanlış inanışları ele almak, empatiyi geliştirmek, tedavi sonuçlarını iyileştirmek ve bağımlılıktan etkilenenleri desteklemek için çok önemlidir. Aşağıda bazı yaygın yanlış inanışlar ve bunları ortadan kaldıran gerçekler yer almaktadır.

 1. Bağımlılık Bir Seçimdir.

Yanlış kanı: Bağımlılık sadece bir seçim meselesi ya da irade eksikliğidir. Bağımlılığı olan kişiler gerçekten isterlerse madde kullanmayı veya davranışlarda bulunmayı bırakabilirler.

Gerçek: Bağımlılık, beyin fonksiyonlarını ve yapısını değiştiren kronik bir hastalıktır. Beynin ödül, motivasyon ve öz kontrol ile ilgili bölgelerini etkiler. Seçim ve irade bağımlılığı yönetmede bir rol oynasa da, bu durum genellikle profesyonel yardım olmadan bırakmayı son derece zorlaştıran nörolojik değişiklikler içerir.

2. Sadece Zayıf veya Ahlaki Açıdan Kusurlu Bireyler Bağımlı Olur.

Yanlış kanı: Bağımlılık kişisel zayıflık veya ahlaki başarısızlık işaretidir. Bağımlılığı olan kişiler doğuştan kusurludur veya disiplinden yoksundur.

Gerçek: Bağımlılık, karakteri, geçmişi veya ahlakı ne olursa olsun herkesi etkileyebilir. Genetik, biyolojik, çevresel ve psikolojik faktörlerin bir kombinasyonundan etkilenir. Bağımlılığı ahlaki bir başarısızlık olarak görmek, etkilenen kişileri damgalamakta ve yardım arama isteklerini engelleyebilmektedir.

3. Tedavi Sadece İstekli Olanlar İçindir.

Yanlış kanı: Bağımlılığı olan kişilerin etkili bir tedavi alabilmeleri için yardım aramaya istekli olmaları ve bir sorunları olduğunu kabul etmeleri gerekir.

Gerçek: İyileşme için istekli olmak önemli olsa da, bireyler bağımlılıklarını kabul etmeye tam olarak hazır olmasalar bile tedaviden faydalanabilirler. Pek çok etkili tedavi programı, değişime hazır olmayı sağlamak için genellikle motivasyonel görüşme ve diğer teknikleri kullanarak henüz değişime hazır olmayan kişilerle ilgilenir.

4. Bağımlılık Sadece Madde Kullanımı ile İlgilidir.

Yanlış kanı: Bağımlılık yalnızca alkol veya uyuşturucu bağımlılığı gibi madde kullanım bozukluklarını ifade eder.

Gerçek: Bağımlılık, kumar, internet kullanımı, seks ve yemek gibi davranışsal bağımlılıklar da dahil olmak üzere bir dizi davranışı kapsar. Bu davranışsal bağımlılıklar, tıpkı madde kullanım bozukluklarında olduğu gibi, olumsuz sonuçlarına rağmen faaliyetlere zorlayıcı bir şekilde katılmayı içerir.

5. İyileşmenin Mümkün Olması İçin Dibe Vurmanız Gerekir.

Yanlış kanı: Bir bireyin bağımlılıktan başarılı bir şekilde kurtulabilmesi için ciddi sonuçlar yaşaması veya “dibe vurması” gerekir.

Gerçek: İyileşme, birey aşırı olumsuz sonuçlar yaşamamış olsa bile herhangi bir noktada başlayabilir. Erken müdahale ve tedavi daha fazla hasarı önleyebilir ve başarılı iyileşme şansını artırabilir. Zamanında yardım arayışını teşvik etmek daha iyi sonuçlar için çok önemlidir.

6. Bağımlılık Tedavi Edilemez.

Yanılgı: Bağımlılık, etkili bir tedavisi olmayan kalıcı bir durumdur. Bir kişi bir kez bağımlı olduğunda, her zaman nüksetme riski altındadır ve asla tamamen iyileşemez.

Gerçek: Bağımlılık kronik bir hastalık olsa da tedavi edilebilir. Birçok kişi tıbbi tedavi, terapi, destek grupları ve yaşam tarzı değişikliklerinin bir kombinasyonu ile uzun vadeli iyileşme elde eder. Etkili tedavi, bireylerin bağımlılıklarını yönetmelerine ve tatmin edici yaşamlar sürmelerine yardımcı olabilir.

7. Tüm Bağımlılıklar Aynıdır.

Yanılgı: Tüm bağımlılık türleri benzerdir ve tüm türleri tedavi etmek için aynı yaklaşım uygulanabilir.

Gerçek: Madde kullanım bozuklukları, kumar bağımlılığı veya internet bağımlılığı gibi farklı bağımlılık türleri, tedavi için özel yaklaşımlar gerektirir. Her türün kendine özgü özellikleri, tetikleyicileri ve ayrı ayrı ele alınması gereken altta yatan sorunları olabilir.

8. Tedavi Tek Seferlik Bir Çözümdür.

Yanlış kanı: Bağımlılık tedavisi, sorunu kalıcı olarak çözecek tek seferlik bir olaydır.

Gerçek: Bağımlılıktan kurtulma genellikle sürekli yönetim ve destek içeren devam eden bir süreçtir. Uzun vadeli iyileşme, ilerlemeyi sürdürmek ve nüksetmeyi önlemek için tipik olarak terapiye, destek gruplarına ve yaşam tarzı ayarlamalarına sürekli katılımı gerektirir.

9. Bağımlılık Akıl Hastalığının Bir İşaretidir.

Yanlış kanı: Bağımlılık yalnızca bir akıl hastalığıdır ve diğer faktörlerden etkilenmez.

Gerçek: Bağımlılık genellikle ruh sağlığı bozukluklarıyla (komorbid durumlar) birlikte ortaya çıkarken, genetik, biyolojik, çevresel ve sosyal faktörlerden de etkilenir. Bağımlılığın ele alınması, ruh sağlığı da dahil olmak üzere katkıda bulunan tüm faktörleri dikkate alan kapsamlı bir yaklaşım gerektirir.

10. Bağımlılıktan Ebeveynler veya Aile Üyeleri Sorumludur.

Yanlış kanı: Aile dinamikleri, ebeveynlik tarzları veya aile geçmişi bağımlılığın yegane nedenleridir.

Gerçek: Aile faktörleri bağımlılık riskini etkileyebilirken, bağımlılığa genetik, çevre ve bireysel deneyimler de dahil olmak üzere çok sayıda faktörün karmaşık bir etkileşimi neden olur. Aile üyelerini suçlamak damgalanma ve suçluluk duygusuna yol açabilir.

11. Bağımlı Kişiler Tehlikeli veya Güvenilmezdir.

Yanlış kanı: Bağımlı bireyler doğaları gereği tehlikeli, güvenilmez veya güvenilmezdir.

Gerçek: Bağımlılığı olan kişiler doğaları gereği tehlikeli veya güvenilmez değildir. Bağımlılık, davranışı etkileyen bir sağlık durumudur, ancak bir kişinin tüm karakterini tanımlamaz. Bağımlılığı olan bireyleri damgalamak, onları daha da izole edebilir ve yardım arama becerilerini engelleyebilir.

 

Bağımlılık, tedavi ve destek için incelikli bir yaklaşım gerektiren karmaşık, çok yönlü bir durumdur. Bu yanlış inançlara meydan okuyarak ve bunları ortadan kaldırarak, bağımlılıktan etkilenenler için sonuçları iyileştirebilir ve daha bilgili ve empatik bir toplumu teşvik edebiliriz.

Bağımlılık ile ilgili destek talepleriniz için Sağlık Merkezi’nden healtcenter@sabanciuniv.edu e-mail adresi üzerinden iletişime geçerek randevu alabilirsiniz.